Türk sinemasının efsanevi ismi Kadir İnanır, bu kez kamera önünde değil, yasal zeminde adından söz ettiriyor. Ünlü oyuncu, yer aldığı projelerden doğan haklarını almak için harekete geçti. Yıllar önce filmlerinde sarf ettiği “Kim inanır?” repliği şimdi bir telif ve emek mücadelesinin simgesine dönüştü.
Telif Hakkı Krizi: Efsane İsim Sahneden Mahkeme Salonuna
Kadir İnanır, sinema kariyeri boyunca 100’den fazla filmde rol aldı. Ancak bu yapımların birçoğunda oyunculara telif ödemesi yapılmadığı, dijital platformlarda ve televizyon yayınlarında defalarca kullanılan eserlerin kazançlarının yaratıcılarına yansımadığı uzun süredir tartışma konusuydu. Bu sessizliğe son veren isim ise bizzat Kadir İnanır oldu.
İnanır, avukatları aracılığıyla bazı yapım şirketleri ve yayın kuruluşlarına ihtarname gönderdi. Talep edilen şey açık: yıllardır kullanılan eserlerdeki performansına ait telif hakkının ödenmesi.
“Emek Verdiğimiz Eserler Ticari Malzeme Yapıldı”
Basına kapalı gerçekleşen bir toplantıda konuştuğu belirtilen Kadir İnanır, telif mücadelesini sadece kişisel değil, sektörel bir dava olarak gördüğünü vurguladı. Oyuncu şu ifadeleri kullandı:
İnanır’ın bu çıkışı, sinema ve televizyon dünyasında telif hakkı bilincinin güçlenmesi açısından önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
Sanat Dünyasından Destek: “Bu Bir Dönüm Noktası”
Kadir İnanır’ın başlattığı bu süreç, sektörde geniş yankı buldu. Pek çok oyuncu ve yapımcı sosyal medya üzerinden destek mesajları paylaşırken, bazı meslek birlikleri de telif hakları konusunda acil yasal düzenleme çağrısında bulundu.
Oyuncular Sendikası, yaptığı açıklamada:
ifadelerine yer verdi. Bu açıklamalar, sinema emekçileri arasında büyüyen dayanışma ruhunu da gözler önüne serdi.
Telifte Dijital Dönem: Eser Sahipleri Ne Talep Ediyor?
Günümüzde telif hakkı ihlalleri en çok dijital platformlarda yaşanıyor. Eski filmler, diziler ve programlar; internet ortamında ücretli ya da ücretsiz şekilde milyonlarca kez izleniyor. Ancak bu izlenmelerin önemli bir bölümü, eserin yaratıcılarına herhangi bir gelir sağlamıyor.
Sektör temsilcileri, şu başlıklar altında çözüm önerileri sunuyor:
Bu düzenlemelerin hayata geçirilmesi hâlinde, sanatçılar yalnızca anlık kazançlarla değil, eserlerinin sürdürülebilir geliriyle yaşamlarını sürdürebilecek.
“Kim İnanır?” Artık Bir Slogan Gibi Anılıyor
Kadir İnanır’ın 1970’li yıllarda söylediği ve halk arasında deyim hâline gelen “Kim inanır?” sözü, bugün sanatçının hak mücadelesinin simgesi olarak kullanılmaya başlandı. Sosyal medyada #Kiminanır etiketiyle paylaşılan binlerce destek mesajı, sanatçının yalnız olmadığını gösteriyor.
Söz konusu süreç, yalnızca bir hukuk mücadelesi değil; aynı zamanda kültürel belleğin korunması ve emeğin saygınlığının yeniden inşası olarak görülüyor.
İstersen bu içeriği kültür-sanat haberi, sektörel analiz raporu veya hukuk/sinema ilişkisini inceleyen özel dosya formatında yeniden düzenleyebilirim.
Bir döneme damga vuran “Çocuklar Duymasın” dizisinde sempatik karakteriyle hafızalara kazınan Şükrü karakterini canlandıran oyuncunun,…
Bağışıklık sisteminin sinir hücrelerine saldırmasıyla gelişen Multipl Skleroz (MS) hastalığı, kadınlarda erkeklere oranla iki kat…
Sunucu Ece Erken’in eski Beşiktaş Başkanı Fikret Orman hakkında yaptığı dikkat çekici açıklama, kamuoyunda geniş…
Erzurum’da başlatılan kültür, sanat ve spor temalı etkinlikler bu kez Karayazı ilçesinde devam ediyor. Bölge…
Son bilimsel araştırmalar, hava kirliliğinin yalnızca solunum yollarına değil, çocukların beyin gelişimine ve bilişsel becerilerine…
20’li yaşlarda kanser riski artmaya başlıyor. Genç bireylerin göz ardı etmemesi gereken önemli belirtiler ve…